top of page

Serpil Timuray: Teknolojiyle Geleceği Şekillendiren Küresel Lider

Vodafone Grubu Dünya İcra Kurulu Üyesi ve Vodafone Yatırımlar CEO’su Serpil Timuray iş dünyasında yenilikçi vizyonu ve liderlik yetkinliğiyle ön plana çıkan, global çapta etkili bir yönetici. “Başarı, sadece bireysel kazanımlarla değil, birlikte büyümekle anlam kazanır” diyen Timuray kariyeri boyunca empati ve kapsayıcılık içeren bir yöneticilik anlayışı benimsediğini söylüyor.

Serpil Timuray, global iş dünyasının zirvesinde, telekomünikasyon ve teknoloji sektörlerinde çığır açan bir lider olarak tanınıyor. Vodafone Grubu’nun Dünya İcra Kurulu Üyesi ve Vodafone Yatırımlar CEO’su olarak görev yapan Timuray, kariyeri boyunca stratejik dönüşüm projeleri, inovasyon çalışmaları ve şirket satın alımlarıyla sektörde derin izler bıraktı. Türkiye’den başlayan kariyer yolculuğu, uluslararası arenada birçok kritik projeye öncülük etmesini sağladı. Telekomünikasyon ve teknoloji alanındaki köklü değişim süreçlerinde aktif rol alan Timuray, Vodafone’un küresel stratejilerini belirleyen isimlerden biri olarak konumlanıyor.


Profesyonel kariyerine Procter & Gamble’da başlayan Timuray, pazarlama alanındaki başarılı çalışmalarıyla kısa sürede yükseldi. Ardından Danone Türkiye’nin Genel Müdürü olarak görev yaptığı dönemde, şirketi pazar lideri konumuna taşıyan hamlelere imza attı. 2009 yılında Vodafone Türkiye’nin CEO’su olarak telekomünikasyon sektörüne adım attığında, şirketin dönüşüm sürecini yöneterek Vodafone’un Türkiye pazarındaki etkisini artırdı. Vodafone Grubu’nda üstlendiği çeşitli liderlik görevlerinde ise Avrupa, Asya, Afrika ve Ortadoğu’da pek çok başarılı projeye yön verdi.


Serpil Timuray’ın liderliğinde, Vodafone’un dijital dönüşümü hız kazandı ve markanın küresel konumlandırması güçlendi. Telekom ve teknoloji alanında yaptığı yatırımlarla, sektördeki inovasyon süreçlerine yön veren bir isim haline geldi. Vodafone Yatırımlar CEO’su olarak, 45 ülkede faaliyet gösteren farklı iş kollarını bir çatı altında toplayarak grubun geleceğe yönelik büyüme stratejisini inşa etti.


Aynı zamanda, dijital uçurumun kapanmasına yönelik sosyal sorumluluk projeleriyle de adından söz ettiren Timuray, özellikle kadınların teknolojiye erişimini artırma konusunda önemli çalışmalar yürütüyor. DEİK bünyesinde Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) ve DTİK Birleşik Krallık Temsilciler Kurulu'ndaki görevleri, onun Türk iş dünyasının global arenada güçlenmesine yönelik çabalarının bir parçası. Birleşik Krallık'taki Türk girişimciler için fırsatlar yaratma ve Türkiye'nin marka değerini artırma hedefi, Timuray’ın vizyoner liderliğinin önemli bir yönünü oluşturuyor. Türkiye’nin global ölçekteki en başarılı yöneticilerinden biri olarak, genç profesyoneller ve girişimciler için ilham kaynağı olmaya devam eden Timuray sorularımızı yanıtladı.


İş dünyasında çok tanınan ve başarılarıyla sık sık anılan birisiniz. Hayranlık uyandıran kariyeriniz nasıl başladı?


Kariyerime 1991 yılında Procter & Gamble’da pazarlama departmanında başladım ve daha sonra Procter & Gamble Türkiye İcra Kurulu’na atandım. 1999 yılında Danone Group’a katılarak, 2002-2008 yılları arasında Danone Türkiye Genel Müdürü olarak görev aldım. Bu dönemde, Nestle Sütlü Ürünler şirketinin satın alımı ve entegrasyonunu, grubun dünya çapındaki en kapsamlı fabrika yatırımının Türkiye’de yapılmasını ve şirketin pazar lideri konumuna gelmesini sağlayan stratejik ve operasyonel programını yönettim.


VODAFONE’UN GLOBAL İŞ KOLU’NU KURDUM


15 yılı aşkın bir süredir Vodafone’dasınız ve bu bile tek başına ciddi bir başarı. Ne zaman ve nasıl başladı Vodafone yolculuğunuz?

2009 yılında Vodafone Grubu’na Vodafone Türkiye CEO’su olarak katıldım. Vodafone, 2006 yılında Türkiye’nin ikinci en büyük uluslararası doğrudan yatırımcısı olarak pazara giriş yapmıştı. Fakat 2008 yılında iş sonuçlarındaki kritik olumsuz performans sebebiyle bu şirketin ivedilikle stratejik dönüşüm yapması, gerek çalışanları ve ekosistemi için, gerekse Türkiye yatırım ortamının küresel arenada itibarı bakımından son derece önemli idi. Vodafone Türkiye CEO’su olarak beş yıl çalıştığım dönemde, şirketin yüzde 17’den yüzde 30’un üzerinde pazar payına erişmesini sağlayan stratejik dönüşüm programını ve beraberinde Borusan Telekom ile KoçNet şirketlerinin satın alım ve entegrasyonunu yönettim. 2014 yılında Vodafone Grubu Dünya İcra Kurulu’na atanarak, on yıl boyunca üstlendiğim AMAP Bölge CEO’su, Global Ticari Operasyonlar ve Strateji Başkanı, Avrupa Bölge CEO’su görevlerimde, farklı coğrafyalarda yıllar boyunca istikrarlı iş büyüme performansı getiren stratejik programları, inovasyon projelerini ve de Liberty Global’in çeşitli şirketlerini de içeren pek çok şirket satın alımı ve entegrasyonunu yönettim. Ayrıca, Vodafone markasının ve ikonik logosunun dünya çapında ilk kez yenilenmesine ve sonrasında grubun ‘amaç odaklı şirket’ yaklaşımının şekillenmesine liderlik ettim. Geçtiğimiz yıl üstlendiğim Vodafone Yatırımlar CEO’su görevimde, Vodafone Grubu’nun geleceğine büyüme ve değer katacak yepyeni bir global iş kolunu kurdum. Grubun dünyada konsolide olmayan tüm yatırımlarını - telekomünikasyon şirketleri, Vantage Towers dahil- çeşitli teknolojik altyapı şirketleri, Vodafone IoT ve AST Satellite dahil tüm inovasyon girişim ve platform şirketlerini bir araya getiren ve ayrıca 45 ülkedeki Ortak Pazarlar operasyonunu da içeren yeni ‘Vodafone Yatırımlar’ global iş kolunu kurdum.


MOBIL CİNSİYET UÇURUMUNU KAPATMAK ZORUNDAYIZ


Sizi telekomünikasyon ve teknoloji gibi hızla dönüşen sektörlerde çalışmaya motive eden şey nedir?


Telekomünikasyon ve teknoloji sektörünün, bireylerin, işletmelerin ve toplumların sosyal ve ekonomik gelişiminde çok önemli bir rolü olduğuna inanıyorum. Sektörün dinamik yapısı ve sürekli yenilenen teknolojilerle şekilleniyor olması, müşteri deneyimi, inovasyon ve ekonomik büyüme anlamında pek çok fırsatlar sunuyor. Bu fırsatların dünyanın her yerinde herkes tarafından erişilebilir olması da önem arz ediyor. Bir örnek vermem gerekirse, iş ortağımız AST SpaceMobile ile uydu tabanlı genişbant teknolojisi üzerine önemli çalışmalar yapıyoruz. Geçtiğimiz aylarda, normal 4G/5G akıllı telefonları ve kapsama alanı olmayan bölgelerde video görüşmeleri yapıp internet erişimi sağlayan, online mesajlaşma hizmetlerini kullanabilen uydularla dünyanın ilk uzay video görüşmesini gerçekleştirdik.


Vodafone Grubu’nun “Herkes İçin Dahiliyet” Global Komitesi'ne on yıl başkanlık yaptınız. Dijital uçurumun kadınlar ve erkekler arasındaki etkileri hakkında ne düşünüyorsunuz? Kadınların teknolojiye erişimini artırmak için hangi adımlar atılmalı?


Kadınların mobil teknolojilerle güçlendirilmesi, toplumlar için önemli bir dönüşüm sağlayabilir. Gelişmekte olan pazarlarda yaşayan kadınların mobil telefon sahipliği oranının erkeklere kıyasla daha geride olduğu görülüyor. İçinde bulunduğumuz dijital yaşam çağında bu “mobil cinsiyet uçurumu”nu kapatmak ve kadınların mobil teknoloji kullanımıyla potansiyellerini tam olarak hayata geçirmelerine yardımcı olmak üzere pek çok projeyi hayata geçirdik. Örneğin, gelişmekte olan pazarlarda başlattığımız Connect programımız sayesinde, Afrika ve Türkiye’de 20 milyon kadının teknolojiyle buluşmasını sağladık. Ayrıca, global teknoloji sektöründe çalışan temsiliyeti ve dahiliyetinin hızla artırılmasını amaçlayan “ChangeTheFace Birliği”nin Kurucu Başkanıyım. Dünyanın önde gelen teknoloji şirketleri, danışman şirketleri ve GSMA, UN Women, ITU gibi sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirdiğimiz bu oluşumda, teknoloji sektöründe ırk, cinsiyet ve yaş çeşitliliği bakımından yaşanan uçurumun kapatılmasına yönelik ortak çalışmalar yürütüyoruz. Kurumların kadın istihdamını ve kariyer gelişimini destekleyen politikalarının önemine inanarak, bu konudaki programları geliştirmek ve küresel çapta yaygınlaştırmak üzere gönüllü olarak çalışıyor olmaktan ve ayrıca pek çok şirket içi ve dışı kadın yöneticiye ve gençlere mentorluk yapmaktan mutluluk duyuyorum.


Türk profesyonellerini ve girişimcilerini küresel ölçekte daha güçlü halegetirmek, Türkiye’nin küresel rekabet gücünü yükseltmek açısından önem taşıyor.
Türk profesyonellerini ve girişimcilerini küresel ölçekte daha güçlü halegetirmek, Türkiye’nin küresel rekabet gücünü yükseltmek açısından önem taşıyor.

DTİK İLE TÜRK İŞ POTANSİYELİNİ DAHA GÜÇLÜ HALE GETİRECEĞİZ


DEİK bünyesinde faaliyetlerini sürdüren Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) ve ülke temsilciliğini yaptığınız DTİK Birleşik Krallık Temsilciler Kurulu hakkında bilgi verebilir misiniz?


DTİK (Dünya Türk İş Konseyi), DEİK (Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu) bünyesinde faaliyet gösteren ve Türk diasporasının ekonomik, sosyal ve kültürel açıdan güçlenmesini amaçlayan bir platform. DTİK, bu misyondan hareketle faaliyetlerini dünyanın farklı bölgelerinde oluşturduğu Temsilciler Kurulları ile yürütüyor. Bu kapsamda, Eylül 2023 itibarıyla DTİK Birleşik Krallık Ülke Temsilcisi olarak atanmış olmaktan onur duyuyorum. DTİK Birleşik Krallık Temsilciler Kurulumuzu, uluslarası çapta önde gelen Türk iş insanlarından oluşan güçlü bir yapılanma olarak kurduk. Temsilciler Kurulumuzda benimle birlikte, Burçin Ressamoğlu (Sodexo, İngiltere Avantaj ve Ödül Hizmetleri Genel Müdürü), Derya Matraş (Meta, Kuzey Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Başkan Yardımcısı), Hasan Turunç (Koç Holding UK Temsilcisi ve TÜSİAD BK Temsilcisi), Kamuran Yazganoğlu (BP, Endüstriyel, Denizcilik ve Enerji Yağları Küresel Başkanı), Kerem Sabancı Kamışlı (Esas Holding, İngiltere Yönetim Kurulu Üyesi), Mete Uluyurt (İş Bankası, Londra Yönetici Müdürü) ve Tankut Şensürücü (Egon Zehnder, Yönetici Ortak) yer alıyor. DTİK Birleşik Krallık Temsilciler Kurulu olarak misyonumuz, Birleşik Krallık’ta yerleşik Türk iş insanlarının ekonomik ve sosyal olarak güçlenmesine ve Türkiye’nin marka değerini artırmasına katkı sağlayacak bir etki alanı oluşturmak. Türk profesyonellerini ve girişimcilerini küresel ölçekte daha güçlü ve etkili hale getirmek, Türkiye’nin küresel rekabet gücünü yükseltmek açısından büyük önem taşıyor. Bu nedenle, Birleşik Krallık’ta yerleşik Türk iş potansiyelini en iyi şekilde desteklemek üzere projeler ve etkinlikler yürütüyoruz.


TEKNOLOJİ SEKTÖRÜNDE GÜÇLÜ BİR AĞ OLUŞTURMALIYIZ


Bu projeler ve gelecek dönem projeleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz? Birleşik Krallık’ta neler yapmayı planlıyorsunuz?

Öncelikli hedeflerimiz arasında, bu ülkede faaliyet gösteren Türk iş insanları, girişimciler ve profesyoneller için yeni fırsatlar oluşturmak ve önemli iş alanlarında bilgi paylaşımını artırmak yer alıyor. Bu doğrultuda, Londra Büyükelçiliğimiz ve Birleşik Krallık’taki çeşitli iş dünyası platformları ile iş birliği içinde etkinlikler düzenliyor ve bir yandan da Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız ve Bakanlarımız ile bir araya gelerek, öncelikli konularımız ve projelerimiz hakkında değerli görüşlerini alıyoruz. Örneğin, geçtiğimiz aylarda, TC Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek ile gerçekleştirdiğimiz toplantıda, Birleşik Krallık’taki Türk iş dünyasının büyümesi için gereken destek mekanizmalarını ele aldık ve önümüzdeki dönemde hayata geçirmeyi planladığımız projeler hakkında görüş alışverişinde bulunduk. DTİK Birleşik Krallık Temsilciler Kurulu olarak, iş dünyasının dönüşümünü hızlandıran en kritik alanlardan biri olan teknoloji sektöründe güçlü bir ağ oluşturmak üzere, Birleşik Krallık’ta faaliyet gösteren Türk teknoloji profesyonellerini, girişimcileri ve akademisyenleri bir araya getiren buluşmalar düzenliyoruz. İlk etkinliğimizde, META ile teknoloji sektörünün önde gelen Türk yöneticilerini, girişim sermayedarları ve teknoloji yatırımcılarını bir araya getirerek networking imkanı sağladık. Devamında da KOBİ’lere yönelik TBCCI iş birliğiyle düzenlediğimiz “Yapay Zekanın Gücü: İşinizi Dönüştürmek” etkinliğimizde, yapay zekanın iş dünyasına etkilerini ele aldık ve Türk KOBİ’lerinin bu teknolojileri nasıl kullanabileceklerini tartıştık. Teknoloji alanındaki etkinlikleri düzenli olarak gerçekleştirmeyi planlıyoruz. 2025 yılı içinde Birleşik Krallık’ta yaşayan Türk girişimciler, KOBİ’ler, profesyoneller, öğrenciler ve akademisyenlere yönelik DTİK Teknoloji, DTİK Beyin Gücü, Genç DTİK gibi projelerimiz kapsamında etkinlikler düzenleyeceğiz. Bu etkinlikleri Birleşik Krallık’ta bulunan ulusal ve uluslararası dernek, kurum, kuruluş ve şirketlerle iş birliği halinde yürütmeyi planlıyoruz.


Birleşik Krallık’ta faaliyet gösteren Türk girişimciler için global pazarlara açılmada en büyük fırsatlar ve engeller nelerdir?

Türk iş insanlarının, azim, çalışkanlık, sorumluluk alma, girişimcilik, analitik düşünme, problem çözme, yaratıcılık ve hızlı aksiyon alma gibi pek çok önemli yetkinlikte güçlü bir profile ve potansiyele sahip olduklarını düşünüyorum. Önümüzdeki dönemde, girişimcilerin yeni teknolojilerin sunduğu tüm fırsatları işlerine entegre ederek ve ekosistemlerinde iş ortaklıklarını güçlendirerek, işlerinde daha da fark yaratacaklarına inanıyorum.


MEVKİ ODAKLI ROLLER YERİNE ZOR GÖREVLERİ TERCİH ETTİM


Kariyerinde yükselmek isteyen profesyonellere en önemli tavsiyeniz nedir?


İş hayatımda başarı hedeflerini sadece kendim için değil, tüm çalışanlar, paydaşlar ve toplum için “birlikte başarı” olarak tanımladım. Ekibimi bu hedefleri gerçekleştirmek üzere yönetirken, enerji ve zamanımızı, sorunları ve “nasıl imkânsız olduğunu” konuşmak yerine, çözümlere ve “nasıl mümkün olacağına” yoğunlaştırmayı benimsedim. Yöneticilerin, ekiplerindeki her bireyin potansiyelini ortaya çıkarma ve geliştirme görevi olduğunu, empati ve kapsayıcılık içeren liderlik stilinin kariyerde fark yarattığını düşünüyorum. Kariyerimde mevki odaklı rolleri almak yerine, beni geliştirecek ve zorlayacak görevleri tercih ettim. Zorlukların bireyi geliştiren fırsatlar olduğuna inanıyorum. CEO’luk görevimi, şirketi kendi aile şirketim gibi sahiplenmem ve haftanın 7 gün/24 saatinde sorumluluğunu üstlenmem gerektiğini düşünerek yürütüyorum.


bottom of page